Sayfamız 2868 kez ziyaret edildi.

Konservasyon - Restorasyon - Renovasyon - Reintegrasyon

Konservasyon - Restorasyon - Renovasyon - Reintegrasyon

KONSERVASYON NEDİR? KONSERVASYON VE RESTORASYON ARASINDAKİ FARK NELERDİR?
Konservasyon ve restorasyon genelde birbiri ile aynı anlama geliyormuş gibi aynı işlemler için kullanılıyor olsa; mimari düzlemde baktığımız zaman iki kavramın birbirinden oldukça farklı olduğunu görebiliriz. Konservasyon en temel anlatım ile mimari yapının doğal hali bozulmadan yapılan ve yapının zamana yenik düşmemesi için yapılan işlevlerdir. Restorasyon ise; artık çürümüş ya da yıpranmış olan yapının aslına uygun olarak yeniden yapılmasıdır. Özellikle tarihi yapılar için oldukça önem taşıyan bu iki kavramı Sigma Mühendislik deneyimi ve bilgisi ile biraz daha geniş bir bakış açısı ile ele almaya çalışacağız. Konservasyon nedir, konservasyon neden önemlidir ve konservasyon ve restorasyon arasındaki farklar nelerdir konularından bahsedeceğiz.

Konservasyon Nedir?
Bahsedeceğimiz ilk konu ve cevaplayacağımız ilk soru konservasyon nedir? Konservasyonun; en temel anlatım ile mimari yapının çürümeden ve bozulmaya yüz tutmadan, zaman yenik düşmesini engellemek için yapılan işlemler bütünü olduğundan bahsetmiştik. Bir mimari yapın içi ve malzemeleri değiştirilmeden yapılan ve o mimari yapıyı çürüyüp ya da küflenip yıkılmaktan kurtaran işlemlere konservasyon adı verilir. Buradaki kritik nokta ve konservasyon ve restorasyon arasındaki temel farkı oluşturan nokta; mimari yapının üzerinde herhangi bir oynama yapılmamasıdır. Konservasyon; mimari yapının doğallığı bozulmadan, yapıldığı döneme, kullanılan malzemelere uygun ve özgün niteliğine bağlı kalınarak yapılan işlemlerdir. Konservasyon kavramı aynı zamanda E.C.C.O. (European Confederetion of Conservator-restoreres’organizations) tarafından net bir biçimde belirlenmiştir. Konservasyon tanımının bu kadar önemli bir kavram olması da kuşkusuz tarihi eserlerin doğru bir şekilde korunup geleceğe taşınmasına liderlik etmek içindir.

RESTORASYON NEDİR?
Restorasyon en temel anlatımı ile çürümüş ve yıpranmış tarihi mimari yapıların aslına uygun olarak yeniden inşasıdır. Yapı orijinaline sadık kalınarak; yapıldığı dönem, kullanılan malzemeler, orijinal yapım tekniği kullanılarak ve özgünlüğüne sadık kalınarak yeniden inşa edilir ve mümkün olduğunca orijinal yapıya her bakımdan sadık kalınmaya çalışılır.

KONSERVASYON VE RESTORASYON ARASINDAKİ FARKLAR NELERDİR?
Konservasyon ve restorasyon nedir soruları üzerinden konservasyonun ve restorasyonun tanımına değindik. Şimdi sıra sık sık karıştırılan bu iki kavrama kısa bir bakış atmaya geldi. Konservasyon ve restorasyon arasındaki farklar nelerdir sorusu ile de bu iki kavrama ve birbirlerinden ayrıldıkları noktalara değinmiş olacağız.

Aslında hem konservasyon hem de restorasyon kavramını ayrı ayrı anlatıyor olmak ile bu iki kavram arasındaki farkları bir nebze de olsa ortaya çıkarmış olduk. Biraz daha detaya inmek gerekirse; restorasyon artık kurtarılamayacak şekilde zarar görmüş ya da eskimiş bir yapının mümkün olduğunda orijinaline sadık kalınarak yeniden inşa edilmesi, konservasyon ise mimari yapıya bu duruma gelmeden önce yapılan ve yine yapının orijinaline sadık kalındığı işlemlerdir. Konservasyon daha çok önleyici işlemlerden oluşurken mimari yapının durumu itibari ile yeniden inşa işlemi gerektirmez.

Mimari yapılar ve özellikle tarihi eserler söz konusu olduğunda hem konservasyon kavramı hem de restorasyon kavramı oldukça kritik öneme sahiptir ve kesinlikle ilgili kurum denetimleri altında konusunda uzman ve deneyimli ekipler tarafından gerçekleştirilmelidir.  tarihi eserler söz konusu olduğunda, kültürel ve tarihi mirasın gelecek nesillere doğru bir şekilde aktarılması için özveri ile ve yılların deneyimi ile çalışmaktadır

 

Restorasyon Tekniklerinde "Yenileme"(Renovasyon-Rehabilitasyon)
Yenileme (Renovasyon, Rehabilitasyon)

Zamanla değişen yaşam biçimi ve ona bağıl istekler nedeniyle birçok tarihi yapı özgün işlevini yitirmekte, ilk yapılış amacından farklı bir işleve hizmet etmek için uyarlanmaktadır. Hamam, kervansaray, tekke, manastır gibi tarihi yapı türleri ancak özel durumlarda özgün işlevlerini sürdürdüklerinden, bu yapı türlerinin farklı amaçlarIa kullanılmaları zorunlu olmaktadır. Konut, otel gibi işlevleri günümüzde de geçerli olan binalar ise bugün yapılan benzerlerinin konfor koşullarını sunmaktan uzak olduklarından, işlevsel olarak eskiyerek standart altı kalmakta, güncelleştirme yapılmadığında, terk edilerek harap olmaktadır. Yeniden işlevlendirme eski binaların yıkımdan kurtarılması için bir araçtır.

Yeniden işlevlendirilmesi büyük zorlamalar getirecek olan tarihi binaların müzeye dönüştürülmesi yoluna gidilmektedir. Özel mülkiyete geçmiş olan hamam, tekke gibi vakıf yapılarının yeniden işlevlendirilmeleri, önemli bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Yeni kullanım zorlamasıyla eklenen ara katlar, duvarlara açılan yeni geçitler özgün mekansal özellikleri zedelemektedir.
Çevresel özellikleri nedeniyle korunması istenen yapıların yeniden kullanımlarında, yeni işlevin dış görünümü bozmadan gerçekleştirilmesi arzu edilir. Bu binaların kurtarılması için tek ekonomik yol olan yeniden kullanım sırasında, iç düzenlemede daha esnek uygulamalara gidilmesi söz konusudur. Yangın, bakımsızlık nedeniyle döşeme ve tavanlarını yitirmiş ve ilk tasarıma ait yeterli veri bulunamayan 2. grup yapılarda, yeni bir iç düzenleme yapılmasına izin verilebilir. Çok önemli plan ve iç mekan değerlerine sahip olan yapılarda ise yeni kullanıma elverişli, serbest iç düzenlemeler uygulanmaktan çok tarihi mekanların anısını sürdüren düzenlemelere gidilmesi uygun olur.

 

Venedik Tüzüğü'nün 13. maddesinde ''Eklemelere ancak yapının ilgi çekici bölümlerine, geleneksel konumuna, kompozisyonuna, dengesine ve çevresiyle olan bağlantısına zarar gelmediği durumlarda izin verilebilir'' denilmektedir. Tarihi yapıların yeniden kullanılmaları, çağdaş yaşam içinde etkin olarak yer almaları amacıyla yapılan projelerin başarılı olabilmesi bazı eklerle birlikte düşünülmelerini gerektirmektedir. Örneğin müzeye dönüştürülen tarihi evlerde bekçinin barınabileceği ve ziyaretçilere ikram, tuvalet vb. hizmetleri sunmaya elverişli mekanlara gerek duyulmaktadır. Bu durumda mümkün olduğunca görünümü az etkileyen, çevreye uyan çağdaş tasarımlar geliştirilir. Ekler bu ölçütler gözetilerek tasarlandığında başarılı olmaktadır. Yeniden kullanımları sırasında ağır programlar yüklenen tarihi binalarda, ekler büyümekte, kütlesel uyum sağlanamamaktadır
 

RESTORASYON

Restorasyon, daha önceden inşa edilmiş bir yapının (bu yapı bir bina, klise, köşk vb olabilir.) sanatsal çizgilerini bozmamak ve ona yeni bir şeyler katmamak kaydıyla zaman içinde çeşitli sebeplerle bozulan ve zarar gören kısımlarını ya da tamamını aynı sanatsal figürler içinde aslına uygun olarak onarılması işlemine verilen isimdir.

Restorasyon işlemi genelde kelime olarak da yanlış anlaşılmaktadır. Restorasyon yapının yerine benzerini ve yenisini ortaya koyma işlemi değildir. Aksine mevcut yapıyı az öncede belirttiğimiz üzere gerekli kısımlarını yenile işlemine verilen isimdir. Bu işlem kendi için çeşitli gruplara ayrılır. Bunlar Bina, ev, cami, eski eser, tarihi ev restorasyonu olarak bu bölümlendirme işlemi yapılır.